Kredi kartından 750 TL'lik kesinti! Bakan Şimşek ilk kez konuştu, EYT'yi işaret etti: Kapatsak açık kapanıyor!
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ülke ekonomisi hakkında canlı yayında açıklamalarda bulundu. Bakan Şimşek, enflasyondan cari açığa kadar önemli değerlendirmeler yaptı. 100 bin lira limitli kredi kartlarından 750 liralık vergi alınması ile ilgili de konuşan Bakan Şimşek, EYT'nin bütçeye yükünü hatırlattı.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ülke ekonomisi hakkında canlı yayında açıklamalarda bulundu. Bakan Şimşek, 100 bin liralık kredi kartı limitine 750 liralık vergi alınacağı konusuna değinirken aynı zamanda enflasyonu düşürmek için kararlı olduklarını da yineledi. Şimşek, EYT'nin bütçe açığını kapatabileceğini kaydederek ekonomi için kritik değerlendirmelerde bulundu.
Bakan Şimşek'in canlı yayındaki konuşmasında öne çıkanlar şu şekilde:
"Biz turizmde dünyada artık ilk 5’teyiz. Bu çok ciddi bir başarı. 1980’li yıllarda aşağı yukarı turizm haritasında yoktuk. Turizm gelirlerimiz 300 milyon civarı bir şey. Bugün 60 milyar doların üzerine çıkacak bir turizm gelirinden bahsediyoruz. Dünyada geçen sene 5’inci sıradaydık turist sayısında.
IMF, Dünya Bankası toplantılarının marjında bütün yatırım bankaları etkinlikler yapıyor. Gideceğimiz toplantı biraz uzun toplantı olacak. Hem G20 var. IMF, Dünya Bankası yıllık toplantıları var. ABD Hazine Bakanı ile bir görüşmemiz olacak. Diğer bir sürü ikili toplantı talebinde bulunan bakanlar var. İkili görüşmeler olacak. İkinci olarak çok taraflı Dünya Bankası, İslam Kalkınma Bankası gibi bir sürü banka ile biz bir araya geleceğiz. Onlara Türkiye ekonomisini anlatıyoruz, onlar Türkiye ekonomisinde önemli paydaşlar. Yapısal dönüşümümüzü finansal olarak destekliyorlar. 1 yılda gerçekten güçlü destek gördük, ciddi fon akışı var. Bu fonlar piyasaya göre daha ucuz ve daha uzun vadeli.
Dünyanın önde gelen bütün yatırım bankalarının etkinliklerine katılacağız. Günde bazen 15’e yaklaşan toplantılarımız olacak, çok yoğun 5-6 günümüz ABD’de geçecek.
"TÜRKİYE'NİN YUMUŞAK KARNI"
Cari açık Türkiye’nin yumuşak karnı olarak bilinir. Türkiye’deki makrofinansal istikrarsızlıkların birçoğunun temelinde dış kırılganlıklar yatıyor. Biz programı uygulamaya koymadan önce cari açık çok yüksekti. Biz bunu ilk yılımızda yüzde 3 civarına indirebilir miyiz diye iddialı bir hedef koyduk. Gelinen noktada cari açık yüzde 1’in altına neredeyse indi.
Bölgemizdeki çatışmalar olmasaydı, hem kuzeyde hem güneyde bölgesel sıkıntılar olmasaydı. Büyük ihtimalle Türkiye’de cari açık muhtemelen dengede olurdu. Cari açığı biz kalıcı bir şekilde milli gelire oran olarak yüzde 2.5 veya 2’nin altına çekmek istiyoruz. O seviyeye indiğimiz zaman size kalıcı rezerv biriktirme imkanı sunuyor.
1 yıla baktığınız zaman altın dengesindeki iyileşme, enerji fiyatlarının yumuşak seyrediyor olması bunlar etkili oldu. Bizim esas cari açıkla ilgili projeksiyonlarımız yapısal dönüşümden geçiyor. Bu konuda çok önemli adımlar attık. Geçen sene aralık ayında Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın liderliğinde orada 284 ürün belirledik. Bu 284 ürün Türkiye’nin dış ticaret açığından yarısından fazlasına tekabül ediyor. Sadece teşvik yoluyla değil çok elverişli koşullarda kredi ile 10 yıl vadeli 2 yıl ödemesiz ve oldukça uygun koşullarda verilecek kredi ile dünyada ve Türkiye’de bu ürünleri üretecek hangi firma olursa olsun tamamen teknik bir şekilde bunların önümüzdeki birkaç yıl içerisinde üretimine ilişkin yatırımları çekmek istiyoruz."
"ENFLASYON DÜŞMEYE DEVAM EDECEK"
Enflasyon düşüyor, mayısta zirveye çıktı zirveden bu yana enflasyonda 26 puan düşüş var. Enflasyon düşmeye devam edecek.
KİRA FİYATLARI HAKKINDA
Hizmet enflasyonu bütün dünyada atalet içeriyor, daha gecikmeli para politikasına tepki veriyor. Bir de bize münhasır bazı hususlar var. Kirada zamanında yüzde 25’lik üst limit getirmiş. Biz temmuz ayı itibarıyla bunu kaldırdık, kaldırınca yenilenen bütün kira sözleşmeleri son yıllardaki enflasyon farkını yansıtmaya çalışıyor. Yüzde 120’ye yakın kiralarda artış var.
Hizmetler enflasyonundaki katılık olmasaydı, bize münhasır husus olmasaydı bugün belki enflasyon hedefimize çok daha yakın olacaktık. 80’li yıllarda 90’lı yıllarda enflasyonu düşüreceğiz diye sayısız hükümet iktidara gelmiş, demişler ki biz enflasyonu indireceğiz. Kolay kolay enflasyon indirilememiş. Türkiye’de 40 yıldır-50 yıldır kronik iki hane civarı veya dönem dönem 3 haneye geçmiş bir enflasyon durumu var. Bir de dünyaya bakalım. 1970’li yıllardan beri 56 ülkede 100 enflasyon şoku incelenmiş, şok öncesine enflasyon ne zaman dönmüş diye bir analiz yapılmış, ortalama 3.4 yıl.
Enflasyondaki düşüş ile fiyatlardaki düşüş aynı şey değil. 100 liralık bir malın fiyatı 165 lira oldu. Bu senenin sonu itibarıyla yüzde 42 oldu. Bu şu demek, 100 liralık ortalama setin fiyatı 142 lira oldu. Fiyat artışında br yavaşlama var biz bu programda kararlıyız. Nokta tahmin önemli değil, önemli olan gittiğiniz yoldur. Bu program sonuç veriyor, enflasyonu düşüreceğiz. 1-2 puan aşağıda, 1-2 puan yukarıda olabilir.
KARARLI OLUNULDUĞUNU YİNELEDİ
Geçen sene ekim ayında 70 ekonomiste sorduğumuz zaman 12 ay sonra enflasyon yüzde 45 olur diyorlardı, 24 ay sonra yüzde 26 civarında olacak diyorlardı. Bugün ne diyorlar? Ekim ayında sorduğumuzda 12 ay sonra enflasyon ne olacak diye sorduğumuzda yüzde 27 olacak. 24 ay sonra sorduğumuzda yüzde 18 civarında olacak diyorlar. Düşüş devam edecek, biz bu konuda kararlıyız.
Hizmet enflasyonunda bir ilave fiyat baskısı var. Para politikasına hızlı tepki vermiyor. Tam etkisi 12 ile 48 ayda oluyor. Biz arzulanan noktaya geldik, sabra ihtiyaç var. Kalıcı sürekliyi tercih ettik.
Yenilenen sözleşmeler baz alınıyor. Sözleşmeler kurallara aykırı şekilde baz alan sözleşmeler var. Kira artışlarının enflasyona etkisi bir yıl sonra normalleşmiş olacak. Bunlar bir yıl sonra denklemden çıkacak. Konut arzını artırıyoruz. Deprem bölgesinde 200 bin konut teslim edilmiş olacak. 320 binin üzerinde ihalesi yapılmış konut var. O bölgelerde hiç mi etkisi olmayacak? Konut arzını artırmaya devam edeceğiz. Gıda arzını artırmak. Tüketiciye, lojistiğine yatırım yapmamız lazım. Yeşil dönüşüm en önemli öncelik. Körfez'de yeşil dönüşüme inanılmaz bir rağbet var, iştah çok büyük. Depremin yaralarını sarmayı hükümetimiz önceliklendirmiş. Geçen sene bütçe açığı yüzde 5,2'ydi. 3.6 puanı deprem harcama kaynaklıydı.
Zamana ihtiyaç var, sabırla politikayı uygulayacağız. Bu ülkede geçen sene muazzam bir deprem olmuş. Geçen sene bütçe açığı yüzde 5.2 idi. Açığın üçte ikisi deprem harcama kaynaklı. Bu ülke yüzde 9,8'lik açığı kaldıramaz. Bunu parasallaştırırsanız enflasyon kontrolden çıkar.
"EYT'Yİ KAPATSAK BÜTÇE AÇIĞI KAPANIYOR"
Seçim öncesi herkes EYT'yi gündem maddesi haline getirmiş. EYT'nin milli gelire etkisi yüzde 2. Bunu çıkarırsanız bütçe açığı kalmıyor.
Kiralık araçları yüzde 15 azalttık. Personel gelişmesini durdurduk. Özelleştirme İdaresi araç satışına başlayacak. Kamu maliyesinde duruş, dezenflasyonu destekleyici bir hale gelecek. Hiçbir bakanlık kendisine tahsis edilen bütçenin üstüne çıkamayacak. Merkez'in bize ihtiyacı var.
UYGULANAN PROGRAM VERGİ VE FAİZ PROGRAMI MI?
Orta vadede bu program bir dönüşüm programı. Önemli olan sağlıklı ve ulusal programlara uygun olması. Cari açıkta öngörülenden çok daha fazla bir dönüşüm var. Rezerv artışı önemli bir endişe kaynağıydı. Büyük rezervlerimiz 157 milyar dolara çıktı. Net rezerv artışı 100 milyar doların üzerinde bir artış var.
Türkiye'nin risk primi 700 baz puan üzerindeydi şu an 200 baz puan. Bence bu ülkenin risk bazı daha düşük olmalı. Türkiye'de kredi not artışı bir senede 5 kere arttı. Dünya'da üç ayrı kurum tarafından notu artan tek ülkeyiz. Milletimiz bize güvensin.
KREDİLER İÇİN YASA TEKLİFİ!
Amaç çok açık ve net. Caydırıcılık dışında hiçbir seçeneği yok. Ülkemizde savaşlar var, zor bir coğrafyada yaşıyoruz. Çelik kubbe inşa edilecek denildi. Bütün ülkeyi koruyacak bir hava savunma sistemi ve bunlar pahalı sistemler. Savunma sanayi gelişiyor. Şu anda 3 bin 300 firmamız savunma sanayine parça üretiyor.
Binin üzerinde yüksek teknolojili proje var. Kaynak gerekiyor denildi. Savunma sanayi fonunu 165 milyara çıkartmışız. Bunu arttırmamız gerekecek. Uzun menzilli savunma araçlarından tutun 5'inci nesil uçağa kadar. Tedbir setinin geliştirilmesi gündeme geldi. Oturuldu bunun üzerine çalışıldı. İşlem bazlı bir takım ücretlere yönlendirildi. Tartışmalara saygılıyız. Takdir yüce Meclis'in. Birincisi Savunma Sanayi Fonu var. Bu paket tamamen Savunma Sanayi Fonu'na kaynak sağlamak için yapılacak.
Parti grubumuz tabiki yine değerlendirebilir. Savunma Sanayi fonu var ve kaynak bütçeye değil fona gidecek. Savunma sanayi fonuna kaynak hazırlamak için hazırlanmış. Bütçe açığı için hazırlanmış bir tasarı değil.
Savunma sanayisinin bütçe desteğine ihtiyacı var, tedbir seti kurulmasına karar verildi, öneriler alındı ve nihayetinde enflasyonu artıracak artışlardan uzak durmamız gerektiğini söyledik, işlem bazlı ücretlere yöneldi. Kredi kartlarından aktarılacak kaynak tamamen savunma sanayi fonuna aktarılacak, bütçe açığını azaltmakla ilgili değil.
"YAVAŞLAMA VAR DARALMA YOK"
Dönem dönem ben de denk geliyorum. İmalat sanayinin göstergeleri üzerinden epey bir olumsuzluk görüyorum Türkiye ekonomisinde bir yavaşlama var ama bir daralma yok. Ekonominin yüzde 77'sinde bir daralma yok iddia edildiği gibi bir yavaşlama yok. Ekonomi istihdam yaratmaya devam ediyor. İşsizlik yüzde 8.5' düştü.
İstihdam bizim için çok önemli bu konuda gereken hassasiyeti göstereceğiz. Kalıcı bir şekilde büyümek bizim için çok önemli. Enflasyonu tek haneye düşürmek ana hedefimiz"