Konyaspor'un genç kalecisi Deniz Ertaş'a teşekkür ederim... Onun kurtarışları olmasa, Galatasaray Deniz'in (bariz) hatalarıyla maçı kazansa bugün başka şeyler konuşup Abdülkerim Bardakçı'nın enfes golüne şapka çıkarıyor olmayacaktık.

Galatasaray kilidi açmakta zorlandığı maçta Konyaspor'u dublör kullanarak geçti.

Evet dublör!..

Abdülkardi.

Ördüğü saçlarıyla pırıltılı futboluna bir de 'yakışıklı' görsel imaj ekleyen Abdülkerim Bardakçı, eski takım arkadaşı Ahmet Çalık'ı unutmayarak insanlığının da kalitesini gösterdi.

Düşünüyorum da, Fenerbahçe Başkanı Ali Koç o talihsiz soru için pişmanlık duyuyor mudur.
Bence evet, tüm samimiyetiyle.

***

Bazen, sahada devasa gördüğümüz bu 'adamların' aslında çocuk olduklarını unutuyoruz.

Hadi 'çocuk' benzetmemi geri çekeyim ve "Genç" diyeyim.

Cengiz Ünder mesela.

Sanki o bonservis bedelini kendisi belirlemiş gibi 15 milyon avroyu omuzlarına yükledik.

Sana bana o paranın hayalini kurarken bile afakanlar basıyorsa, Cengiz'in ruhunda bıraktığı travmayı düşünsenenize...

Cengiz'e tavsiyem en azından bir kaç gece yatmadan önce sadece attığı o ilk golü düşünsün...
İlaç gibi gelecektir...

O bonservis bedelinin oluşturduğu tahribatı onarmaz belki ama, ağırlığını kesinlikle hafifletir...

***

Beşiktaş Kulübü Başkanı Hasan Arat ve yönetimini kutlarım.

Hem dünya çapında bir teknik adam getirdiler hem de karda yürüyüp izlerini belli etmediler...

Taraftarlar Lucescu'ya yapılan teklifin detaylarını okurken -ya da izlerken- Beşiktaş resmi hesabı açıklamayı yaparak tüm muhabirleri atlattı.

İşi zor Fernando Santos'un ama Beşiktaş Yönetimi en az o kadar zor bir işi başarmışsa, hala umut var demektir.

En azından gelecek için...