İSTANBUL'DA KAÇ KÖPEK BALIĞI VAR? İSTANBUL’DA KÖPEKBALIĞI GÖRÜLDÜ MÜ?

Türkiye'nin önemli denizlerinden olan İstanbul'un sularında çok sayıda balık türü yaşıyor. Ancak İstanbulluların merak ettiği en önemli sorulardan biri "İstanbul'da Köpek Balığı Var mı?" sorusuydu. Son günlerde konuyla ilgili uzmanlar tarafından yapılan açıklamalar bu soruya ışık tuttu.

DALIŞ DENEYİMLERİNE DAYANARAK DEĞERLENDİRME

Yıllarca İstanbul kıyılarında ve denizlerinde dalış yapma tecrübesi olan Deniz bilimci uzmanlar, köpekbalığı var mı sorusunu değerlendirdi. Uzmanlar, tüm bu dalışlarında sadece kum köpekbalığı türünü gözlemlediğini, diğer türlerin izine rastlamadığını kaydetti. Uzmanlar'a göre İstanbul'da köpek balığı görme olasılığı oldukça düşüktür.

MARMARA DENİZİ'NDE KÖPEK BALIĞI VAR MI?

Üniversitedeki Uzmanlar Marmara Denizi'nde köpek balıklarıyla ilgili herhangi bir bilimsel çalışmanın bulunmadığına dikkat çekti. Ancak Uzmanlar, balıkçıların son dönemlerde bazı balık türlerinde artıştan söz ettiklerini aktardı. Uzmanlar'a göre henüz Marmara Denizi'ndeki köpek balığı sayısına dair kesin bir bilgi yoktur.

TÜRKİYE'DE KAÇ TÜR KÖPEKBALIĞI BULUNUYOR?

Su Ürünleri Genel Müdürlüğü verilerine göre Türkiye kıyılarında yaklaşık 38 farklı köpek balığı türü yaşar. Ancak bunlardan 9-10 türünün avlanması yasaklanmış durumdadır. Yasakları ihlal edenlere ağır idari ve adli cezalar uygulanabilmektedir.

UZMANLARIN ÇAĞRISI: DAHA FAZLA ARAŞTIRMA YAPILMALI

Uzmanlar, köpek balıklarının denizlerdeki denge açısından önemine dikkat çekti. Ülke sularındaki köpek balığı tür ve sayısıyla ilgili net bilgilere ulaşabilmek için daha fazla bilimsel çalışmaya ihtiyaç olduğunu vurguladı. Uzmanlar'a göre Marmara Denizi'nde de köpek balığı araştırmasına ayrı bir önem verilmesi gerekiyor.

İSTANBUL İÇİN HENÜZ KESİN BİLGİ YOK

Sonuç olarak İstanbul'un denizlerinde köpek balığı bulunup bulunmadığı sorusuna kesin bir cevap verilemedi. Uzmanlar, nadir rastlanan türlerin izlerinin takipte olduğunu ancak kent sularında görülme ihtimalinin düşük olduğunu belirtti. İlerleyen dönemde konuyla ilgili yeni araştırmaların yapılması gerektiği ifade edildi.