Dr. Buğra Gökce'den İzmir'deki konut krizine çözüm önerisi! "Parolamız: İyi plan, güçlü icraat"

Şehir planlaması, çevre ve turizm alanlarında başarılı projelere imza atan İzmir Büyükşehir Belediye Başkan aday adayı Dr. Buğra Gökce, X sosyal medya hesabından İzmir'deki konut krizine yönelik çözüm önerilerinde bulundu.

Konut hakkını koruyacak politikalar ile hayata geçirilecek projelerin, yaşanan sorunu kökten çözeceğini belirten Gökce, "Parolamız: İyi plan, güçlü işaret" diyerek, önerilerini sıraladı.

Gökce, deprem ve afetlere karşı da etkili olacak projelerini şu sözlerle aktardı:

İzmirimizde büyük bir yangın var: Konut ve barınma sorunu.

Hep söylüyorum. Konut hakkı anayasamızda yer alan temel bir haktır. Devlet konut hakkını koruyacak adımları atmak zorundadır.

İzmir’de konut krizi diğer şehirlerimize oranla çok daha yüksek, çok daha güçlü ve derin yaşanıyor.

İzmir’de TCMB Konut Fiyat Endeksi 2017’deki 100 seviyesinden bugün 1102'ye ulaşmış durumda. Aynı dönemde endeks İstanbul'da 942'ye tüm Türkiye'de 1088'e ulaştı. Yani İzmir'de konut fiyatları İstanbul ve Türkiye ortalamasından çok daha fazla arttı.

Sadece son 3 yılda satılık konut fiyatları yüzde 601,9, kiralık konut fiyatları yüzde 713 gibi rekor bir seviyede zamlandı. Dünyada konut fiyatlarının en çok arttığı ikinci şehir İzmir oldu.

İzmir'de asgari ücretin ortalama kira bedelini karşılama oranı yüzde 86'ya düştü. Yani İzmir'de bir asgari ücretli elde ettiği gelirle kirasını ödeyemiyor.

Konut krizini derinleştiren bir başka önemli konu: Yaklaşık 190 bin öğrencimiz var, KYK Yurdu kapasitesi sadece 27 bin 500. Öğrencilerimiz nitelikli yurt bulamıyor.

İşin bir de güvenlik boyutu var. İzmir'de yaklaşık 903 bin yapı bulunuyor. TÜİK verilerine göre bu yapıların yüzde 59'u 2001 yılı öncesinde yapılmış. Yani İzmirliler yüksek bedeller ödeyerek düşük güvenlikli veya riskli yapılarda yaşamak zorunda kalıyor.

Eğer yapı stoğumuzu dönüştürecek ve konut hakkını koruyacak adımlar atılmazsa İzmir’de sosyal sorunlar büyüyecek.

Emekli, yaşlı vatandaşlarımız evsiz, barksız, sokaklarda kalmak, gençlerimiz okullarında okuyamamak gibi risklerle karşı karşıya. Bugün kirayı ödeyemediği için 12 öğrencinin birlikte yaşadığı evler var.

Artan konut fiyatları deprem ve afetlere karşı yapıları yenileme hızımızı da azaltıyor, olası bir afette İzmir’i büyük bir tehditle karşı karşıya bırakıyor.

Peki biz ne öneriyoruz.

Parolamız: “İyi plan, güçlü icraat!”

1- İzmir'in büyük gücüyle, İzmirlilerin verdiği yetkiyle konut hakkını koruyacak politikaların uygulanması, İzmirlerin hak ettikleri güvenli ve nitelikli konutlara erişmesi için her düzeyde çalışacağız. Mevzuat önerilerimizi ortaya koyacağız. Kurumları hareket etmeye zorlayacağız.

2- Sosyal konut atağı başlatacağız. Sosyal konut, kiralık sosyal konut ve halk konut tipinde yeni seçenekler oluşturarak İzmir'e sunacağız.

3- Sosyal adaletsizliklerle mücadele etmek kamunun görevidir. Rant üretmek için değil, halkın hakkını korumak için hareket edeceğiz. Tek yapı ölçeğinde hedefimiz en lüks rezidansı yapıp kar elde etmek değil, insanları tabutunda yaşamaktan kurtarmak olacak.

Ulusal ve uluslararası finans olanakları, enstrümanları ve kaynaklarını kullanarak yaşlı yapı stoğumuzu en riskli olandan başlayarak dönüştürmek için planlı, kapsamlı ve etkin adımlar atacağız.

4- Yurt yapacağız. Gençlerimizi bir takım vakıflara, derneklere, zümrelere mahkum etmeyeceğiz. Hapishane gibi yurtlarda yaşamaktan kurtaracağız. Nitelikli, teknolojik altyapısı yüksek, dünya standartında yurt hizmeti sunarak gençlerimize eğitim hayatında destek olacağız.

Konut sorunu İzmir'in geleceğini etkileyen en önemli sorundur. Bir seferberlik başlatacağız. Kentin tüm dinamik unsurları, güçleri, sivil toplum ve kanaat önderleri ile seferberliği bütüncül bir strateji çerçevesinde yürüteceğiz. İzmir'i bu büyük seferberliğin parçası yapacağız. Konut seferberliğini dalga dalga İzmir'den başlatıp tüm yurda yayacağız.

Konut krizi daha fazla ötelenemez, göz ardı edilemez. Kimse “böyle gelmiş böyle gider” diyemez. Böyle gitmeyecek. 5 yıl çalışacağız, Genel Başkanımız Sn. Özgür Özel öncülüğünde önce 2024’te sonra 2028’de değişim ruhunu tüm Türkiye’ye yayacağız, ne İzmir'de ne Türkiye'de bir daha böyle sorunlar yaşanmayacak.