Değerli dostlar, bu yazıyı özellikle sayın Akşener’in gelecekteki adımları, sayın Erdoğan'ın geçmişteki hataları üzerine yazıyorum.
Bildiğiniz üzere İYİ Parti ve sayın Akşener’e hitaben defalarca yazı yazdım .
Genel anlamda analizim; sayın Akşener’in millet ittifakından bağımsız hareket etmesi yönünde oldu.
İlk başta bir kaç puan kaybedebilir ama gelecekte iktidar yolunda ciddi adımlar atar demiştim.
İddiamın arkasındayım. Bazen bir adım geri atmak gelecekte insanı iki adım ileri taşır. Bu felsefe ile olaya bakılmalıdır.
Kimsenin boyunduruğu altına girmeden, kimseye eyvallah etmeden yürümek lazım.
Sayın Akşener‘den özellikle rica ediyorum, CHP'nin bir kaç tane gözünü kin ve ve kibir bürümüş gazeteci, yazar çizerine bakmayın!
Bizimle ittifak yapmadın, oyların düştü, bak biz zafer kazandık, sen kaybettik söylemlerine bakmayın!
Moralinizi bozup, dengenizi bozmaya çalışıyorlar!
Sayın Akşener milli, yerli ve dik duruşunuzu sürdürün.
CHP yerel seçimlerde zafer kazanmadı, Cumhur ittifakı milletten yumruk yedi!
Olay bundan ibaret!
Chp'nin suni başarısı gelip geçicidir!
Hafızamız taze, Selahattin Demirtaş‘a selam gönderenleri unutmadık!
DEM'in içten fethettiği kale olan CHP ile yan yana durmamak, onurlu bir duruştur! Bir kaç puan fazla oy alacağım diye bunlarla yanyana durmamak onurlu bir duruştur!
Sizi tebrik ediyorum.
İddia ediyorum, sabrederseniz, kararlı olursanız, DEM, PKK, FETÖ ve diğer terör örgütlerine karşı dik duruşunuzu bozmaz, net olur, ekonomi ve dış politikada elle tutulur projeler geliştirir ve seçmeni ikna ederseniz, geleceğin en güçlü iktidar adayı siz olacaksanız.
Merkez sağda bir partiye ihtiyaç var. Ne çok uç kutuplarda, tarikatlara yakın olan, ne de aşırı derecede maneviyata uzak olmayan, klasik Anadolu müslümanı profilinde bir zihniyete ve siyasi oluşuma ihtiyaç vardır.
Denge unsuru budur.
Ölçüyü kaçırmayan bir düşünce ve inanç sistemi lazım.
Siz bu arayışın merkezi olabilirsiniz.
Sakın sakın, istifa etmeyin, düşünmeyin, kararlı duruşunuzu devam ettirin.

Sayın Erdoğan'a gelince, kelimeler boğazımda düğümleniyor .
Değişim diyorum ve susuyorum!
Değişim geç kaldı, yetersiz kaldı, halkın sesi duyulmadı, sonuç böyle oldu!
Sayın Erdoğan‘a buradan sesleniyorum.
Sayın Erdoğan, sayın Cumhurbaşkanım,
Son genel seçimleri size bizim gibi üç beş tane televizyonlarda konuşan cesur adımlar kazandırdı!
Biz cesur adamlarız, lafımızı esirgemeyiz, esirgemedik!
Sayın Kılıçdaroğlu’nun iktidara gelirse özerklik ilan edebileceğini gündemde tutup, algıyı oluşturup seçmeni ikna eden biziz!
Siz de mitinglerde bu konuyu gündemde tuttunuz!
Kusura bakmayın ama Karadeniz lobisinin öne çıkardığı seçilmiş, torpilli yetkilileriniz, makam sahipleriniz değil, bir avuç bizim gibi cesur adamlar sayesinde kazandınız!
Bir defa olsun bize siz dahil olmak üzere teşekkür bile etmediniz, bizleri görmezden geldiniz.
Bir kez olsun hiç bir programınıza davet etmediniz!
Hiç bir yetkiliye, bakana, vekile, il başkanına ulaşamıyoruz!
Ulaşamadık!

İnsanlar bizi ekranlarda görüp, ölümüne sizi savunduğumuzu görünce bizim sizin nazarınızda bir değerimiz olduğunu sanıp ricaları oluyor!
Biz ise hiç kimseye hiç bir zaman ulaşamadık!
Defalarca yazdım, televizyonlarda söyledim, sesimizi size duyurmadık!
Bizim mücadelemiz sadece ekranlarda olmadı, sahada oldu, derin ve girift ilişkiler ve olaylar içerinde de oldu!
Devlet bilir, ama çok ilginçtir size kendimizi kabul ettiremedik!
Sağlık olsun, olan oldu, yapacak bir şey yok, önümüze geleceğe bakacağız,
Bizim duruşumuzda, düşüncelerimizde bir değişiklik yok, gün ola devran döne,
Bakalım Mevla neyler neylerse güzel eyler.
Son sözüm değişmez,
Allah vatana millete zeval vermesin.
Vesselam .