Uzm. Psk. Derya Yalçınkaya

Uzm. Psk. Derya Yalçınkaya

KENDİ HAVA DURUMUMUZA BAKMAK

Günlerden bir gün canımız çok sıkkın, bunalmış ve kızgın. Belli problemlerle başa çıkmak oldukça zor geliyor. Nedensiz bir hüzün kaplar içini. Odaklanamaz hatta yalnız kalmak ister, hiçbir şey yapacak enerjiyi de bulamayız. Bazense içimiz içimize sığamaz. Nedensiz bir sevinç hali ile yerimizde duramayız bile. Kimi güneşe aşıktır, kimi bulutlu havaya kimi ise kar yağışına. Diyeceğim o ki; tıpkı havanın durumu gibi değişir ruh halleri…

Hava durumunu ayarlamak mümkün değil, öyle değil mi? Aynen aklımıza gelen düşüncelere de müdahale edemediğimiz gibi… Danışanlarımdan yaşadıkları olaylardaki ruh hallerini gözlemci kalarak puanlamalarını isterim. Böylece olay anıdaki o duygu yoğunluğu olmadığından, dışarıdan kendine bakabilmeyi ve hangi duyguyu nasıl yaşadığını keşfetmelerini sağlarım. İçeriye nasıl kabul ediyorsan öylece artıyor ya da azalıyor yükün. Her ne kadar havanın durumunu belirleyemesen de hava durumundan etkilenip ne giymen gerektiğine karar verebilirsin. Dolayısı ile akla gelen düşünceleri engelleyemesen de hangi düşüncene ne kadar anlam yükleyeceğin elinde.

Bakmak, yalnızca bakmaktan bahsetmek istiyorum. Müdahale etmeden izleyebilir misin düşüncelerini? Kimse boşuna yaşamaz hikayesini. Bazen aksiyon, bazense stabil olan sürecin sık sık değişirken, kendi hava durumun nasıl aynı kalabilir ki! Her ne kadar güneşe tapsan da bembeyaz kar yağışında kaybedersin kendini. Ruhun dinlenir, sevmesen de… O halde acıya da yer açmak gerek gönülde. Hepsine ihtiyacın var. Gülmeye olduğu kadar ağlamaya da. Hepsi senin bir parçan. Hepsi olması gerektiğinde olması gerektiği için oluyor diyelim ve içeri kabul edelim tüm yaşananları ve getirdikleri duygu misafirini…

Oldukça normal olan, ruh hali değişimi yaşananların izi. İnanın sürekli yağmur yağsa güneşin sıcaklığı olmasa asıl o zaman sıkılırdık kanımca. ‘’Hayata dair bir neden’i olan, her türlü nasıl’a katlanabilir.’’ Victor Frankl. İnsanın zor koşullarda bile yaşama tutunmasını sağlayan derin motivasyonu vurgulayan bu söz oldukça kıymetli. Yaşadığımız kötü durumlarda kötü hissetmemiz oldukça normal. Asıl anormal olan kötü hissederken ‘iyiyim’ demek ya da demek zorunda hissetmek. Kaçtığın, yüzleşemediğin her bir duygun bir yerde bırakmaz izini. Sahip olduklarını bir düşün; hangisi çok kolaydı ki, bıraktığı anı kolayca aşabileceğin bir anı olsun…

O halde; kendi hava durumuna bakabilmek, duygusal durumumuzu ve ruh halimizi anlamak için kendimizi dinlememizi ve içsel farkındalık geliştirmemizi simgeler. Nasıl ki hava durumunu bilmek, günümüzü planlamamıza yardımcı oluyorsa, duygusal durumumuzu bilmek de duygusal tepkilerimizi ve davranışlarımızı daha iyi yönetmemizi sağlar. Aynı zamanda günlük yaşamın fırtınaları karşısında daha hazırlıklı olmayı ve stresle başa çıkma becerilerimizi geliştirmeyi ifade eder. Mental sağlığımızı korumak ve duygusal dengemizi sağlamak için farkındalığımızı arttırmamız gerektiğini hatırlatır. Ayrıca duygusal durumumuzda değişken olabilir ve bu değişimleri izlemek, kendimizi daha iyi tanımamıza ve kişisel gelişimimize katkı sağlar.

İçsel olarak yağmurlu bir gününse kendine nazik davranmalı ve stresle başa çıkma konusunda daha sakin bir tempo tutturmalısın. Eğer güneşli bir günse, enerjini verimli kullanarak pozitifliğini arttırabilirsin. Dilerim; hava durumuna göre şekil alırken asıl ihtiyacın olan şefkati kendinden hiçbir zaman esirgemezsin.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Uzm. Psk. Derya Yalçınkaya Arşivi