BORÇ YÜKÜ EV SATTIRDI

Bugün ülkemizin en önemli ekonomik gösterge seviyesini karşılayan TÜİK konut satışlarını sizinle değerlendireceğiz. 2024 Haziran ayında ülke genelinde 79.313 konut satışı gerçekleştirildi. Bu veri neden önemli? Çünkü bu veri bir önceki yılın, yani 2023 yılının haziran ayına göre %5 konut verisinin hemen hemen azaldığını yani, konut satışında %5'lik bir daralmanın olduğunu gösterirken 2022 yılının aynı dönemine göre konut satışlarının neredeyse yarı yarıya düştüğünü görüyoruz. Çünkü 2022'nin aynı döneminde ülkemizde 150.509 adet konut satılmışken, bugün 2024 haziran ayında sadece 79.313 konut satışı gerçekleştirildi.

Tabi burada bizimle bu durumun bağlantısı, daha doğrusu söz konusu konut satışlarının bizimle ilgili olan en önemli tarafı ne? İpotekli konut satışlarındaki ciddi miktardaki daralma. Merkez Bankası'nın sıkı para politikasını takip ettiği son 8, 9 aylık süreçte özellikle ipotekli konut satışlarının gerçekleştirilmesi bir önceki yılın aynı dönemine göre neredeyse %58 azalmış ve ülkemizde 2024 yılı haziran ayında sadece 6.813 ipotekli konut satılmış. Bu 6.813 ipotekli konut satışı yapılması aslında şu demek oluyor, ülkemizde neredeyse ipotekli konut satışı durmuş. Yani insanlar bankadan kredi çekerek gidip ev alamıyor. Neden? Çünkü konut faizleri çok yüksek, bankalar uygun finansmanla bir kredi imkanı sunmuyor ve vatandaş gerekli yeterlilik seviyesine sahip olsa bile onlardan istenen onlarca evrak nedeniyle, tamamlanamayacak onlarca evrak nedeniyle, krediden mahrum bırakılıyor. Neden? Sıkı para politikasının gerçekleşmesi ve dezenflasyon sürecinin tamamlanabilmesi için. Mümkün mü? Evet gerçekten konut satışları ülkemizde neredeyse dibe vurmuş durumda.

Ancak buradaki en önemli veri, yani TÜİK'in en önemli verisi şu; toplam satılan 79.313 konuttan sadece %32'si birinci el, kalan %68'i ikinci el. Bu ne demek oluyor? Aslında konuşmamız gereken en önemli veri bu, neden? Vatandaş borcunu ödemek için evlerini satıyor. İşte ikinci el konut satışında toplam 79.313 konut satışının 53.888'ini ikinci el konut oluşturuyor. Burada vatandaş ne yapmış haziran ayında? Vatandaş elden aldığı borcu ödemek için, bankaya olan borcunu ödemek için, eğer iş yeri varsa ham madde almak için, işçinin parasını ödemek için, elektriğini suyunu ödemek için konutunu satmış. İşte veri ortada, bu kadar yüksek bir ikinci el konut oranı bakın son birkaç yıl içerisinde rastladığımız en önemli veri.

Bundan sonraki süreçte neyi takip edeceğiz? Muhtemelen temmuz ve ağustos aylarında da bu oran giderek düşecek. Yani önümüzdeki ay biz 79 bin değil ,çünkü bir önceki ay 110 bin civarında bir konut satılmıştı, bu ay toplamda 79 bin civarında bir konut satılmış önümüzdeki ay da bu seviyeleri düşerek takip edeceğiz. Ancak burada asıl vatandaşı ilgilendiren, gerçekten hukuki anlamda insanların kendi hayatlarından nasıl feragat ettiklerini gösteren en önemli veri ikinci el konut satışlarındaki bu denli artış. Çünkü toplam satış içerisinde neredeyse toplam satışın %70'ini ikinci el konut satışı gerçekleştiriyor.

Tabi bugün bu veriyle beraber aslında ne açıklandı? Hemen bununla beraber takip etmemiz gereken diğer veri ne? Protesto edilen senet sayısı hayli arttı ve karşılıksız çek miktarı da ciddi anlamda yüksek rakamlara çıktı. Burada biz protesto edilen senet sayısıyla aslında ikinci el konut satışını bir yerde bağdaştırabiliyoruz. Neden? Çünkü vatandaş ikinci el konut piyasasındaki bu büyük pay, daha doğrusu toplam konut satışlarının içindeki bu %70'lik pay ile protesto edilen senet sayılarının sayısının bu kadar artmasının birbirine benzer bir yakınlık göstermesi şu demek; vatandaş borçlanıyor, borcunu ödeyemiyor, protesto edilen senet sayısı o kadar çok ki, ki biz bunu kanuni takipteki karşılığını görüyoruz çünkü. Şu an icra daireleri hayli yoğun çalışıyorlar. Ciddi borçlanmalar var, ciddi icra takipleri var, ciddi haciz baskısından kurtulmak için vatandaş dönüyor, elindeki varlıkları paraya çeviriyor ve borçlarını ödüyor.

Bu veri aslında bundan sonra konuşulması gereken en önemli belki de hikayelerden bir tanesini oluşturacak. Son günlerde özellikle tatil beldelerinde, özellikle Bodrum'da da birçok tatil konseptine sahip olan turistik yerlerin ciddi anlamda boş kaldığı ve işte bu boş kalmanın sonucunda da orada ciddi anlamda ekonomik problemlerin yaşanabileceğinin öngörüldüğü bir tablo çiziliyor. Burada şöyle bir şey var,siz gerçek değerinin çok üzerinde bir ürün satıyorsanız, bu konutta olabilir, yemekte olabilir, araba da olabilir, bir masa da olabilir. Gerçek değerinin çok üzerinde herhangi bir şey sattığınızda, ne yazık ki vatandaş sıcak paraya ulaşamayınca o bir takım lüks ihtiyaçları gidermekten de geri duruyor. İşte bu geri durmasıyla beraber, özellikle son zamanlarda kredi kartı kullanımına getirilen bir takım sınırlamalarla birlikte, ne yazık ki şunu göreceğiz; gerçekten piyasadan o sıcak paraya olan ihtiyacın daha fazla artacağı, özellikle takip edeceğimiz ağustos, eylül sonrasında okulların açılmasıyla beraber sıcak paraya olan ihtiyacın bir hayli artmasıyla beraber, lüks tüketimden kaçının vatandaşların sadece hayatlarını idame etmek amacıyla mecbur ve kaçınamayacakları gereksinimlerin yerine getirdikleri bir dönemi yaşayacağımızı bu tablo bize göstermiş oluyor.

Daha fazla ekonomik kırılganlıkların yaşanmadığı, daha fazla çekin karşılıksız çıkmadığı, daha fazla senedin protesto etmediği, daha fazla firmanın konkordatoda geçici mühlet süresi almadığı, daha fazla ikinci el konut piyasasındaki satış oranlarının yükselmediği ekonomik refah seviyemizin daha güzel olduğu günlerde görüşmek üzere.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mustafa Zafer Arşivi