Müstafi Amiral Doç. Dr. Cihat Yaycı, Master Haber TV YouTube kanalındaki Mavi Vatan programında, tatbikatlar, yerli savunma sanayii ve Türk Deniz Kuvvetleri Kuvvetleri'ne ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Deniz Kurdu Tatbikatı'nın NATO'ya deklara edilmiş bir tatbikat olduğunu ifade eden Yaycı, tatbikatın deniz kuvvetlerinin ve katılımcı kuvvetlerin eğitim seviyesini pekiştirmek, personelin harbe hazırlık seviyesini geliştirmek gibi amaçları olduğunu dile getirdi.
"BİR MESAJ NİTELİĞİNDEDİR"
Tatbikatın müşterek bir tatbikat olduğunu anımsatan Yaycı, "Yani birden fazla kuvvettin katıldığı bir tatbikat. Deniz kuvvetleri tarafından gerçekleştiriliyor. Ama hava ve kara kuvvetleri de katılıyor. Dosta güven düşmana korku veren bir tatbikat. Bir mesaj niteliğindedir. Türkiye üzerinde emelleri olanlara korku vermektedir. NATO'ya en fazla katkı sağlayan 1-2 ülkenin kuvvetlerinden biridir Türk Deniz Kuvvetleri" deid.
Yaycı, Türk Deniz Kuvvetleri'nin bizim tarafımızdan gururlanacak bir kuvvet olduğunu ifade ederek şunları söyledi:
"Biz rahat uyurken, alışveriş yaparken, kafelerde otururken deniz kuvvetlerinin gemileri, personeli 7/24 bir konserve kutusu gibi yapının içerisinde aylarca korumak için gayret sarf ederler. Doğu Akdeniz'deki varlığımız Türk Deniz Kuvvetleri ve diğer silahlı unsurlarımız tarafından sağlanmaktadır."
"BUNA BÜTÇE AYIRANLARDAN MÜTEŞEKKİRİM"
TCG Anadolu gemisine karşı çıkanlara tepki gösteren Müstafi Amiral Cihat Yaycı, "Neden karşı çıkılır anlamış değilim. Deniz Kuvvetleri'nde 40 yılını vermiş, deniz kuvvetlerinin en vurucu unsurlarının komutanlığını yapmış amiralim. Ben buna büyük ihtiyaç olduğunu düşünürken, birilerinin böyle konuşması TSK'nın yapısını bilmeden konuşması, komuta kademesinde olmayanların görüş bildirmesi çok kırıcıdır" dedi.
Milli Güvenlik Kurulu'nda, Milli Siyaset Güvenlik Belgesi (Kırmızı kitap) yayımlandığını ve bunun seneler sürdüğünü aktaran Yaycı, kitaptaki hedeflere göre bakanlıkların ve kurumların kendilerine görev çıkarttıklarını söyledi.
Milli Savunma Bakanlığı'nın da kitaptan görev çıkardığını, bunu Genelkurmay Başkanlığı'na ilettiğini ve oradan da kuvvetlere görevler verildiğini kaydeden Yaycı, sözlerini şöyle sürdürdü:
"TCG Anadolu'ya bütçe ayıranlardan müstafi amiral olarak müteşekkirim. Üzerinde uçaklar konuşlanabilir, helikopterler konuşlanabilir, amfibi çıkarma gemileri içerisinde. Hem kara var, hem deniz var, hem hava var içerisinde. Bir üs düşünün. O üs gemiye yüklenmiş. Dünyanın her tarafına gönderebiliyorsunuz."
"ELEŞTİRECEKSENİZ BUNU ELEŞTİRİN"
Türkiye'nin NATO'daki önemli kabiliyetlere sahip devletlerden bir tanesi olduğunu aktaran Yaycı, "Bundan kim rahatsız olur? Eleştirilebilecek bir şey varsa şu olur; Neden 2'ncisi yok. Neden yapılmadı. Eleştirecekseniz bunu eleştirin." dedi.
"LİBYA'DA YIKIM, ARAKAN'DA SOYKIRIM OLMAZDI"
Son savunma sanayi istişare kurulunda mutlu bir haber aldıklarını söyleyen Cihat Yaycı, uçak gemisi dizaynı yapılacağını sözlerine ekledi.
"Türkiye'yi küçük görenler, 'uçak gemisine ne ihtiyacımız var?' diyecekler. Biz İngiltere gibi, İtalya gibi, İspanya gibi, Hindistan gibi, Çin gibi bu yarışın içinde neden olmayalım?" diyen Yaycı, "Biz uçak gemimizle Libya'ya gitmiş olsaydık orada o kadar yıkım olmazdı. Uçak gemimiz olsaydı Arakan'da bu kadar soykırım olmazdı" ifadelerini kullandı.
"HAREKAT ALANIMIZ ÇOĞALACAK"
Milli muharip uçak KAAN'ın önemine dikkat çeken Yaycı, KAAN'ın F-16'lara yakın bir uçak olacağını belirtti.
İnsan kaybının olmamasının harekat alanını çoğaltacağını dile getiren Yaycı, şöyle devam etti:
"Manevra kabiliyeti bakımından da zengin. Bunlar gemiye iniş yapacak vaziyete gelirse müthiş bir şey olur. bunu söylerken bile tüylerim diken diken oluyor."