Libya ve Suriye tezkeresi neden önemli? Müstafi Amiral Cihat Yaycı, "kıvılcımı yaktılar" diyerek uyardı: Sırada Türkiye var!

Müstafi Amiral ve masterhaber.com yazarı Cihat Yaycı, Türk askerinin Suriye, Libya ve Irak'taki varlığının neden önemli olduğu konusunu değerlendirdi. Emperyalist güçlerin kirli oyununa dikkat çeken Yaycı, "Şimdi sırada Türkiye var" diyerek uyardı.

Türk askerinin Irak, Suriye ve Libya'daki görev sürelerinin uzatılmasını öngören tezkereler, Meclis'e gelmesinin ardından onaylandı. Ancak bazı siyasi partiler tezkerelere karşı çıktı. Masterhaber.com yazarı ve Müstafi Amiral Cihat Yaycı, Irak, Suriye ve Libya tezkerelerine neden karşı çıkılmamasını değerlendirdi.

Türk askerinin söz konusu bölgelerdeki varlıklarının tartışma konusu yapıldığını anımsatan Yaycı, "Malumları olduğu üzere hepimiz biliyoruz ki Libya halkına Türkiye Cumhuriyeti'nin desteği Libya'nın istikrarı güvenliği ve huzuru için son derece önemli olduğu gibi Türkiye'nin hak ve menfaatleri için de çok önemlidir. 27 Kasım 2019'da imzalanan Libya Türkiye Deniz Yetki Alanları Sınırlandırma Anlaşması bu konuda bir dönüm noktası olmuştur. Akabinde yine Libya'da Barış güvenlik ve istikrarın sağlanması yani Libya halkının namusunun, canının ve malının korunması için istikrarının sağlanması için Türkiye Cumhuriyeti Devleti askeri bakımdan hem eğitim desteği hem de lojistik destek vermek yönünde bir anlaşma imzalamıştır. Bu son derece önemlidir. Libya'daki Türk varlığına yani siyasi ekonomik ve askeri varlığına karşı çıkanlar ya gerçekten bu önemi kavrayamamışlar ya da Türkiye Cumhuriyeti dışında başka odaklara hizmet ediyorlardır." dedi.

"EMPERYALİST GÜÇLERİ SON DERECE RAHATSIZ ETMİŞTİR"

Yunanistan'ın, Türkiye'nin 27 Kasım 2019'da Libya ile imzaladığı deniz yetki alanları sınırlandırma anlaşması sonrası Doğu Akdeniz'de iki hedef belirlediğini belirten Yaycı, şunları söyledi:

"Bunlardan birincisi Libya Türkiye deniz yetki alanları sınırlandırma anlaşmasını iptal ettirmektir. Kaduk hale getirmektir. İkincisi Libya'daki Türk varlığına son verdirmektir. Libya'daki başta askeri varlığımız olmak üzere her türlü varlığımızın sona erdirilmesini Yunanistan hedef olarak belirlemiştir. Sadece Yunanistan değil. Aslında arkasında başka güçler vardır. Türkiye'nin Libya'ya verdiği askeri destek sadece Yunanistan'ı değil Amerika Birleşik Devletleri, Fransa, Rusya ve İtalya başta olmak üzere çeşitli Emperyalist güçleri son derece rahatsız etmiştir."

TÜRKİYE OYUNLARINI BOZMUŞTUR"

"Ancak nasıl bir paradokstur ki bu rahatsız olanlar Libya'da şu veya bu yolla doğrudan ya da vekalet yoluyla askeri güç bulundurmaktadırlar" diyen Yaycı, "Görülen odur ki Türkiye'nin Libya ile imzaladığı anlaşmalar bu küresel emperyalistlerin oyununu bozmuştur. Yani Türkiye küresel oyunu bozmuş kendi oyununu Libya ile birlikte kurmuştur. Libya'nın da kendi oyununu kurmasını sağlamıştır Türkiye." ifadelerini kullandı.

Libya'daki Türk askerinin varlığını kimleri rahatsız ettiği ortada iken Libya'da Türk askerinin görev süresinin uzatılmasına karşı çıkanlar şapkalarını önlerine koyup, bir kez daha düşünmesi gerektiğini söyleyen Yaycı, bu durumun Suriye içinde geçerli olduğunu söyledi.

"KIVILCIMI YAKTILAR"

Gelinen noktada Gazze'deki soykırıma örnek gösteren Yaycı, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Gazze'de İsrail'in yaptığı inanılmaz tarihte eşi benzeri görülmemiş bir soykırım, dünyanın gözü önünde yaşanmaktadır. İsrail'in bu yaptığı soykırımı bütün herkes seyretmektedir. Ve kimse doğru düzgün Türkiye'den başka hiç kimse bu soykırıma da net bir şekilde "dur" dememektedir. Gazze'de aslında İsrail ve arkasındaki ve beraberindeki güçler bir kıvılcım yakmışlardır. Bu kıvılcımı bir ateş topuna çevirerek bütün Orta Doğu'da sınırları değiştirmek ve vaad edilmiş topraklar denilen Nil, Dicle ve Fırat arasındaki bölgeyi ele geçirmek istemektedirler."

Dicle ve Fırat arasında Suriye, Irak ve Türkiye'nin olduğunu anımsatan Yaycı, "1979'da kurulan İran İslam Cumhuriyeti'nin 1980'de Irak'a saldırmasıyla zaten 2003 yılında tamamen bitmiştir. Parçalanmıştır. Sonra Suriye 2011 yılında
çıkan iç çatışmayla yine Amerika Birleşik Devletleri, Rusya, İran ve İsrail tarafından parçalanmıştır." dedi.

"ŞİMDİ SIRADA TÜRKİYE VARDIR"

Suriye'de dört parça olduğunu ve İsrail'in talebi üzerine geçtiğimiz günlerde Rusya'nın Golan Tepesine kendi bayrağını diktiğini ifade eden Yaycı, şunları kaydetti:

"Şimdi sırada Türkiye vardır. Bunu görmek lazımdır. Dolayısıyla Türkiye'nin Suriye'deki askeri varlığı, Türkiye'nin güvenliği, bekası, hak ve menfaatleri açısından son derece hayatidir. Şimdi geldiğimiz noktada Amerika Birleşik Devletleri, Rusya, İran, İsrail, Suriye'nin içerisinde doğrudan ya da vekalet yoluyla askeri varlık bulundurmaktadır. O zaman bizim açımızdan baktığımızda; bırakınız Suriye'den asker tahliyesini, asker çekmeyi Suriye'deki askeri varlığımız takviye edilmeli ve tahkim edilmelidir. Bilinmelidir ki her büyük devlet gibi Türkiye'nin de güvendiği hak ve menfaatleri sınırların çok ötesinde başlar ve sınırların çok ötesinde korunur. Amerika Birleşik Devletleri, Fransa, İran, Rusya, İtalya ve birçok devlet sınırların çok çok ötesinde kendi güvenlikleri için kendi menfaatleri için kendi sözde hakları için asker bulundururken Türkiye'nin denizden komşusu olduğu Libya'da ve karadan komşusu olduğu ve iç karışıklığın alıp başını gittiği terör devletinin, sözde bir terör devletinin kurulduğu hem de bu terör devletinin amacının Türkiye'yi parçalamak olduğu aşikarken Suriye'de askeri varlığını çekmesini istemek gerçekten ya bu gerçekleri kavrayamamak ya da başkalarına hizmet etmektir."

"TÜRKİYE'NİN ASKERİ VARLIĞI BÜYÜK DEVLET OLABİLMESİ İÇİN SON DERECE ÖNEMLİDİR"

Türkiye'nin emperyalist bir güç olmadığını aktaran Cihat Yaycı, "Türkiye'nin Libya'da, Suriye'de, Karabağ'da, Somali'de ve diğer yerlerde askeri varlığı Türkiye'nin büyük devlet olabilmesi için son derece önemlidir. Türkiye Emperyalist bir güç değildir. Türkiye üstelik bu devletlerle iyi ilişkiler kurmak istemektedir. Onların da güvenliğini sağlamak istemektedir. Bununla birlikte önümüzdeki günlerde Suriye'deki askeri varlığımızın da tartışmaya açılabileceği endişesiyle Suriye'deki durumu görmek orada bir terör devletinin kurulmak üzere olduğunu, sözde bir özerk yönetim ilan edildiğini, haritalar yayınlandığını, Gazze'deki yakılan kıvılcımın bir ateş topuna döndürülerek Türkiye'ye kadar uzanabileceğini herkesin hatırlaması, bilmesi, benimsemesi ve Türk askerinin arkasında olması lazımdır." dedi.

Türkiye'nin eski dış politikasını hatırlatan Yaycı, sözlerini şöyle sonlandırdı:

"Eskiden Türk Dış Politikası şöyleydi; İktidar ve muhalefet Türk askerinin postalı sınırı geçtiğinde Türk askerinin arkasında dururdu. Sınırlarımızın ötesinde bulunan Türk askerinin arkasında durunuz. Gün bugündür. Çünkü bölgede büyük yangın başlatılmıştır. Bu yangından korunmamız için askerlerimizin sınırlarımızın ötesinde bizi koruması lazımdır. Allah Türk milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini ve Türkiye'yi ilelebet var etsin, güçlü kılsın, Türk Silahlı Kuvvetleri'ni muzaffer eylesin, askerlerimizin ayağına taş değdirmesin."

Türkiye Haberleri